
PAÜ Rektörü Hüseyin Bağ konuyu mahkemeye taşıyor
Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Rektörü Prof.Dr.Hüseyin Bağ ve Üniversite Genel Sekreteri Doç.Dr. Mehmet Ali Sarı, Üniversite ve kendi şahısları hakkında sosyal medyadan ve kimi yayın organlarından yapılan asılsız ve mesnetsiz karalama-iftira haberlerini ve yürütülen itibarsızlaştırma ve değersizleştirme girişimlerini yargıya taşıdı.

Rektör Prof.Dr.Hüseyin Bağ ve Genel sekreter Doç.Dr. Mehmet Ali Sarı‘nın Avukatları, Facebook’ta, twitter’da ve kimi internet haber sitelerinde yalan-karalama-iftira ve şantaj haberleri yapanlar hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Hem sosyal medyadan, özellikle Twitter ve Facebook hesaplarından kişiliğe, benliğe şahsi hakaret ve küfür, devlet görevlisini küçük düşürmeye yönelik yazılı ve görsel yayın yapan şahıs ve sosyal medya hesapları hakkında açık olan tüm hukuki yollarla birlikte maddi ve manevi tazminat davaları açıldı..
“BEN HER ŞEYDEN ÖNCE BİR BİLİM ADAMIYIM”
Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof.Dr.Hüseyin Bağ yaptığı açıklamada, Kendisinin herşeyden her şeyden önce bir bilim adamı olduğunu belirterek, “Rektörlük makamına Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından atandım. Üniversitemizdeki FETÖ ve PDY terör örgütü hareketini temizlemek ve kökünü kazımak için göreve atandım. 1.5 yıllık görev süremde, geçmiş yıllardan buyana kuruma kök salmış olan bu terör yapısıyla başarılı bir biçimde mücadele ettim ve hala da etmekteyim. Devletimizin ve milletimizin bekasını tehdit eden bu hain terör örgütü yapılanmasıyla mücadele yanında, kurumda eğitim ve öğretim faaliyetleri en hızlı ve verimli bir biçimde sürdürülmüş olup kronikleşen sorunlar çözülmeye çalışılmış ve çalışılmaya da devam etmektedir. Özellikle özlük hakları noktası merkeze alınmış önceki yönetimin geçmiş yıllarda yaşattığı kadro mağduriyetlerini gidermek için üniversite tarihinde bugüne kadar olmadığı bir biçimde çok sayıda akademik yükseltme gerçekleştirilmiş ve gerçekleştirilmeye de devam etmektedir. Bu anlamda Üniversitemizde ve akademisyenlerde büyük bir rahatlama yaşandığı gibi akademik kadro kaygısı bir sorun olmaktan çıkmıştır. Beni ve yönetimimi eleştirmekten öte itibar kirliliği ve suikastı yapanların en başında üniversiteden FETÖ/PDY’ye iltisakı ve ilişiği dolayısıyla atılanlar olmakla birlikte bunlarla işbirliği yapan menfaat çeteleri gelmektedir ve şimdi FETÖ/PDY merkezli bu devlet düşmanı çete ve organizasyon basına giderek şahsımı, Üniversitemizi ve devlet irademizi karalamak ve itibarsızlaştırmak için her tür yolu denemektedir. Ben Rektör olarak Üniversitemizi Devletimizin ve hukukun belirlediği kanunlar ve yönetmelikler çerçevesinde yönetiyorum. Yaptığımız işler de hukuka uygundur. Hukuka ve devlete harfiyen bağlıyız”dedi.
SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
PAÜ Genel Sekreteri Doç. Dr. Mehmet Sarı da açıklamasında Şahsı hakkında yapılan karalama kampanyası ile ilgili Avukatları aracılığıyla suç duyurusunda bulunduğunu belirterek, “Ben Üniversitemizin genel sekreteriyim..Genel sekreter de devletin onay ve kararı ile atanmıştır.
Ben de, Genel sekreterin yapması gereken görevleri, hukuk ve yönetmelikler çerçevesinde yapıyorum. Görevimi hukuk kuralları çizgisinde layıkıyla yapmaya çalışıyorum. Hakkımda iftiralar atan ve yalan haber yazdıranları, beni ve kurumumuza karşı itibar suikastı düzenleyenleri yüce Türk Devleti yargısına taşıyorum. Avukatlarım bu konuda Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu.
Yine maddi-manevi tazminat davası açtım ve bundan sonra, gerek sosyal medyadan gerekse yayın organlarından şahsıma ve kurumumuza yönelik olarak yapılan her türlü aşağılayıcı, küçük düşürücü haber ve yazıyı anında yargıya taşıyacağım. Bizlerin amacı üniversitemize çağ atlatmak. Dünya’da, Türkiye’de ve Denizlimizde hak ettiği yere taşımak. Bugünlerde devletimizin ve milletimizin varlığı ve bekası için, olduğundan daha çok çalışmaya devam edeceğiz. Yüce Türk Devletinin ve Milletinin varlığını ve bekasını tehdit eden tüm unsurlarla sonuna kadar mücadele edeceğiz. Bizim yaptığımız icraatlardan başımız dik vicdanımız da rahat” diye konuştu.
Denizli.net
DTO Başkanı Erdoğan’dan büyüme değerlendirmesi
Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan, üçüncü çeyrek büyüme rakamlarına göre, Türkiye ekonomisinin yüzde 11.1 ile dünyanın en hızlı büyüyen ekonomisi olduğunu belirterek, “Bu rakamlar, iş dünyasına özgüven ve umut veriyor” dedi.

Denizli Ticaret Odası Başkanı Uğur Erdoğan, üçüncü çeyrek büyüme rakamlarını yaptığı açıklamayla değerlendirdi. Erdoğan, “Türkiye ekonomisi hız kesmiyor. Bu yılın temmuz, ağustos, eylül aylarını kapsayan üçüncü çeyrekte ekonomi yüzde 11.1 büyüdü. Beklentiler, yüzde 10 seviyesindeydi.
Türkiye, bu performansıyla tüm dünya ülkelerini geride bırakarak, üçüncü çeyrekte en hızlı büyüyen ekonomi oldu. Türkiye’nin büyümede dünyanın bir numarası olacağını Ekonomi Bakanımız Sayın Nihat Zeybekci açıklamıştı. Bugün ilan edilen resmi rakamlar da bunun kanıtı oldu” dedi.
Türkiye ekonomisinin sağlam temeller üzerinde istikrarlı bir şekilde büyümesini sürdürdüğünü belirten Erdoğan, “Açıklanan rakamlar iş alemi için umut ve güven kaynağı olmuştur. Türkiye ekonomisinin he türlü spekülatif müdahaleye, uluslararası derecelendirme kuruluşlarının maksatlı değerlendirmelerine rağmen büyümesini sürdürmüştür. Yakalanan bu ivmenin devam edeceğini tahmin ediyoruz” diye konuştu.
Denizli.net
İki kız çocuğuna istismar suçlamasıyla tutuklandı
DENİZLİ'de, sevgilisinin 16 yaşındaki kızı ve onun aynı yaştaki arkadaşına iki yıl boyunca cinsel istismarda bulunduğu ve bu anların görüntüsünü de çektirdiği öne sürülen Dursun Özkan gözaltına alındı. Çocuklardan birinin konuyu rehber öğretmene anlatmasıyla ortaya çıkan istismarla ilgili gözaltına alınan Özkan, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.

D.A.'nın, Dursun Özkan'ın kendisiyle 2 yıl boyunca cinsel ilişkiye girdiğini söylemesiyle rehber öğretmen olayı polise bildirdi. Soruşturma başlatan polis, Dursun Özkan'ı 2 hafta önce yakalayıp, gözaltına aldı. Dursun Özkan suçlamayı kabul etmedi.
D.A.'nın ifadesinde, 2 yıl boyunca cinsel istismara uğradığını, daha sonra da yaşıtı olan komşusunun kızı M.S.'ye aynı şekilde cinsel istismarda bulunulduğunu söylediği belirtildi. İki kız öğrencinin ayrıca, Dursun Özkan'ın, kendileriyle birlikte olurken telefonla o anların görüntüsünü çektiğini de söylediği belirtildi. Dursun Özkan'ın M.S.'ye istismarda bulunurken D.A.'ya görüntü çektirdiği, D.A.'yla birlikte olurken de M.S.'ye görüntü çektirdiği de öne sürüldü.

Sorgusunun ardından adliyeye sevk edilen Dursun Özkan, çıkarıldığı mahkemece iki kız çocuğuna cinsel istismar suçundan tutuklandı.
Öte yandan Dursun Özkan'ın çektirdiğini söylediği o görüntülere telefonunda rastlanmadığı belirtildi.
Denizli.net - DHA